Tesadüfler



Beklemediğimiz bir anda hiç beklemediğimiz bir şey gerçekleşince oldukça şaşırırız ve buna tesadüf ismini veririz. Tesadüf aslında A'nın B'nin sebebi B'nin C'nin sebebi ve C'nin de D'nin sebebi olduğu ve sebep sonuçların birbirlerini takip ettiği olay döngüsünde A'dan D'ye ulaşana kadar zaman sürecinde B ve C olaylarını unutup A'dan sonra birden D ile karşılaşmamızı düşünmemizdir. Tesadüf bu şekilde işler. Detaylı açıklamasını yapınca kulağa biraz karmaşık gelmiş olabilir. 

Hayatımızda ne kadar çok tesadüf yaşarsak aslında çekim yasasını o kadar etkin kullanıyoruz diyebiliriz. Yaşadığımız tesadüflerin sayısı o kadar fazla ki bazıları artık bizim için olağan bir durum olmuş. Eğer yaşadığımız her bir tesadüfü not alırsak belli bir zamanın ardından tesadüferin sayısı bizi oldukça şaşırtacaktır.

Kelebek etkisi diyebileceğimiz bir olayın sonucunun yaşanan diğer bir olayın sebebi olması durumu çekim yasası ile oldukça alakadır. Yaşadıklarımızın sebebi aslında bizim onları kendimize çekmemizdir. Düşüncelerimizin bir çekim etkisi vardır. İyi ya da kötü düşünmemiz farketmez. İyi düşünürsek iyiyi, kötü düşünürsek kötüyü çekeriz.

Niye kötü şeyler hep benim başıma geliyor veya ne kadar da çok şanslıyım cümlelerini farklı insanlardan duymuşsunuzdur ve siz de bu cümleleri günlük hayatınızda kullanırsınız. Açıkça tesadüf dediğimiz olgu bizim kendimize çektiğimiz gerçekliktir. Kendinizi şanssız olarak nitelendirdiğinizde başına iyi bir şey gelmesi oldukça çelişkili bir durum olacaktır tıpkı kendinizi başarılı şanslı ya da mutlu olduğunuzu düşündüğünüzde başınıza kötü bir şeylerin gelmesi gibi.

Evrenin işleyişi bu şekilde. Evren çelişkiyi sevmez. Bu sebeple her kim kendini nasıl görüyorsa ona daha fazlasını veriyor.

Tesadüflerini dahi aslında kendimiz yaratırız. Seçim bizim elimizde. Olumlu ya da olumsuz düşünmek. Bu sırada yanılgıya düşmemek gerekir. Kendinizi başarılı zengin görüyorsunuz diye hemen öyle olmayacaksınız veya yarın piyango çıkmayacak size. Ciddi anlamda buna inanmalısınız. Şimdi başarılı olduğunuzu düşünüp sonuçlar istediğiniz gibi gitmeyince içten içe olmuyor diye düşünmeniz döngüyü bozacaktır.

Olumlu düşünürken istediğiniz sonucu alabilmek için gerekli emeği göstermelisiniz. Göstermediğiniz takdir de hiçbir düşünceniz gerçekliğiniz olamaz. Eğer öyle olsaydı, dilenciler en zengin en mutlu insanlar olurdu. Yani sadece düşünmek yeterli değil. Emek gerekli.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Her İnsan Kendi Gerçekliğini Yaratır

Milyonerlerin 7 Sırrı

Fare Yarışı

© 2018, Kendinizi Ödüllendirin

İçeriklerin Tüm Hakları Saklıdır. İzin Alınmadan Kullanılamaz.