Kayıtlar

Ocak, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Süreklilik ve Sürdürebilirlik

Resim
Bir işe başlamak çok kolay. Şimdi karar alıp başlayabilirsin. Öyle bir motive olursun ki kendini olabildiğince zorlarsın. Fakat yaptığın iş tek seferlik bir iş değildir. Süreklilik ister. Başlangıçta senin için sorun gibi gözükmez bu durum, yaparım diye düşünürsün. Kulağa harika gelir. Fakat birkaç hafta sonra başlandığın işin adını hatırlamaz olursun. Günlük hayatımızda hepimiz yaşarız bu durumu. Gözden kaçırdığımız asıl olgu sürdürebilirliktir. Süreklilik değil. Kısa vadede bir işe ne kadar güçlü başlarsak başayalım süreklilik kulağa basit gözükür. Yaptığımız iş kısa vadede olmaktan çıkınca bırakırız. Sürdürülebilirliği ve uzun vadeyi düşünmeliyiz. Bu yoğunlukta yaptığın işi ne kadar daha sürdürebilirsin? Bu sorunun yanıtını kendimize vermemiz lazım. Günde 10 saat çalışmaktansa 10 gün de birer saat çalışmayı tercih etmeliyiz. İlk gün süreklilik basit gözükür fakat günde 10 saat ile 10. günü göremeyiz. Yeni bir şey öğrenmeye başlayan insanların en çok yaşadığı durumdur. Yeni b...

Sorunlar Serisi | Markalar Nasıl Çıkıyor

Resim
Merhaba. Büyük markalara ilgi duyuyoruz, onları seviyoruz ya da onlara nefret duyuyoruz. Aslında her iki senaryoda da bir şeyler hissediyoruz, markalara karşı boş değiliz :) Şimdi sizlerle bu markaların isimlerini tartışacağız. Nereden geliyor bu isimler ? Mesela "Elma" :) Nasıl yani ? Apple deyince herşey canlanıyor kafamızda. Ne ürünleri var'dan tutun da nasıl üretiliyor, kullanırken neler hissediyoruz'a kadar her şey zihnimizde kayıtlı. Kabul edelim sevdiğimiz veya çabucak aklımızda kalan yeni markalar 2 heceli oluyor ve daha kolay hoşumuza gidiyor. Fakat bunun kırıldığı bir metod var. Altını doldurmak! Yani isim olarak herhangi bir isim seç ve o ismin ürettiğin ürünle, ortaya koyduğun değer ile, ürünün, senin, şirketin hikayesi ile yoğun bir şekilde anlam yükle. O seçtiğin ismin altını doldur ve eğer başarabilirsen çok iyi şeyler çıkabilir. Tam şu an kafanızdan geçenler -> Ee sorun bunun neresinde ? Sorunlar serisine geldik markalardan bahsettin. Evet...

Optimize Olmak

Resim
Girişimciliğe optimize olma. Yanlış bir şeye optimize olma. Çoğu insan hobilerine ya da saçma şeylere optimize olur. Sağlıklı olmak için spor yaparsın fakat bazı insanlar sadece vücut geliştirmeye odaklanıyor ve hayatın diğer taraflarını bırakıyor. Kas geliştirmek için sağlıklarını feda edenler var. Hayattaki en kötü şey yanlış bir şey de kendini uzmanlaştırmış olmandır. Senin asıl amacın  iyi bir hayat yaşamak olmalı ve diğer her şey bu vizyonu desteklemeli. Çoğu insan para kazanmak için sağlıksız yaşayıp sağlığını kaybediyor. Sonra kazandıkları para ile sağlığını geri kazanmaya çalışıyor. Sağlığını koru ve daha yavaş para kazan. İyi bir hayat geçirmek için nasıl dost kazanılır ve insanlar nasıl etkilenir öğrenmelisin. BULUNDUĞUMUZ ANA OPTİMİZE OL! Mutlu olmak için bir şekilde bağımlı olmalısın. Hiç kimse adada yaşamıyor. İnsanlarla duygusal etkileşim kurarsın ve bu etkileşim seni bağımlı yapar aynı zamanda mutlu... İyi bir hayat arayış içinde olmak gereken t...

Sorunlar Serisi | Elegeçirilemezlik

Resim
Merhaba. Serinin devamında elegeçirilemezlik nedir ve nasıl kullanılabileceğine dair örneklere değineceğiz. Fikirlerinizi ve sorularınızı yorum atmayı unutmayın. Genelgeçer sistemler, kuruluşlar, şirketler vb. topluluklar bir azınlık tarafından idare edilir. Bu azınlık bir veya birkaç kişi, aileden oluşur. Azınlık, idare ettiği topluluğun ürettiği kaynakların büyük çoğunluğunu kendi bünyesine geçirirken, azınlığın dışındakiler hak ettiği değeri alamazlar. Bu yüzden toplulukta bir fikir ortaya çıktı. Ele geçerilemezlik kavramı. Bitcoin'i duymayan kaldı mı ? 2009'da ortaya çıkan bu para biriminin dayandığı teknoloji blok zinciri teknolojisidir. Blok zincirinin en önemli özelliği belli bir yere ait olamıyor. Yani ele geçirilemiyor. İnsanlığın kolaycı, emek vermeden para kazanma hırsını kenara bırakırsak bitcoin'in değerinin artmasının sebebi bu ele geçirilemezliktir. Block chain teknolojisidir. Çünkü hali hazırda bulunan para birimleri devletler tarafından sahiplenilmiş ...

Şüpheye Dair

Resim
Gün içinde birçok kanaldan talimat alıyoruz. Okuduğumuz yazılar, dinlediğimiz podcastler, izlediğimiz videolar... Hepsi bize bir şeyler yapmamızı söylüyor. Belirli kurallar anlatıyor. Hedefler koyuyor ve süreç boyunca çabalıyoruz. Yoruluyoruz ve yorulduğumuz noktada sonuç bekliyoruz. Bir belirti olsa diyoruz. Şüpheye düşüyoruz ya olmazsa? Ya beceremezsem? Tüm başarılı insanlar dahi hayatının bir noktasında bu durumu yaşamıştır. Şüphe, hepimizi test ediyor. Pes et artık, bırak işte olmuyor diyor. Zamanlası da çok iyi yalnız... Motivasyonumuzu kaybetmişken, inancımızı yitirme sürecindeyken... Hadi artık bırak  artık denemeyi, sıradan işine devam et bu cendereden çıkamayacaksın diyor.  Şüphe böyle bir şey. En düşük olduğun anı kovalar ve seni pes ettirir.  PES ETME! Farklı bir seçenek var. Tüm kalbinle inan. Bu yola çıktığında başarısız olacağın en başında belliydi. Evet, bu yoldan geçmiş herkes çok iyi biliyor. Sen de öğrendin. Başarısız oldun diy...

Sorunlar Serisi | Azınlığın Gücü

Resim
Merhaba. Bu seride sizlerle beraber herkesin hayatının belli bir bölümünde farkına vardığı ilginç gerçeklikleri sorgulayıp bazı sonuçlar çıkaracağız. Yorumlarınızla bu seriye destek olabilir, bu sayede kolektif çıkarımlar yapabiliriz. 80/20 kuralına göre dünyada bulunan değerin %99'u toplam nüfusun %1'inin elinde bulunmakta. Elbette bu durumu 80/20 kuralını tanımadan da farketmiş olabilirsiniz. Bu noktada bir hipotez var. Gelin bu hipotezin doğruluk payının olup olmadığını düşünüp gerçek mi değil mi bulalım. Acaba bizim gördüğümüz, yani göz önünde bulunan zenginler, ultra zenginlerin çeşitli hesaplarla ortaya çıkardığı, milyarlarca insanı kandırmak için, (onlara göre) kırıntı gibi paralardan ortaya çıkan projeler mi? radyo521 dinleyenler bu uzun cümlenin benzerini duymuşlardır :) Bu konuda fikirlerinizi aşağıda yorum aracılığıyla bekliyorum. Bir de yorum atmak için illa bir sonuca varmanıza gerek yok. Başka sorularınızı da yazabilirsiniz. Teşekkürler.

Ayrıntılarda Kaybolmak

Resim
Değişim, hareket gerektirir ve biraz da cesaret. Belirsizliğe adım atmamızla derin düşüncelere dalarız. Olasılıkları düşünmeye başlarız. O sırada dikkatimizi en çok çeken şey, süreç boyunca ne yaşayacağımızdır. Ya işler yolunda gitmezse? Ne yaparız? Kendimizi en kötüsüne hazırlarız. Yapamayacağımıza dair mazeretler buluruz. Gerçekten yapamıyor muyuz yoksa yapmak istemiyor muyuz? Yapmamak için milyonlarca sebep var ama bir büyük nedenin olmalı ki yapmak için, tüm bu mazeretleri aklından çıkarmanı sağlasın. Eğer ayrıntılarda öylece kayboluyor isek, ya içten içe bunu yapmak istemiyoruz, ya da korkuyoruzdur. Bilmeliyiz ne yapmak istediğimizi. Farklı bir yol seçmeliyiz. Güvenli alandan çıkmalıyız. Sıradan vir hayat istemediğimiz belli... Bolluk içinde yaşamak istiyoruz. Alışılmadık şeyler yapmamız gerekiyor. Biraz sanatçı, biraz girişimci olmalıyız. Riski ölçeklendirmeli ve süreçten zevk almalıyız. Ayrıntılara takılmak yerine yolculuğa odaklanırsak farklı bir seçenek mevcut.

Sorgulamak ve Status Que

Resim
Yabancı bir kelime status que... Bilmeyenlere havalı gelir. Hatta bazı bilmeyenler cümle içinde kullanırlar sohbet sırasında. "Status que harika, hayatımıza bir düzen getirmekte." Bu uç örneklerle birlikte bilmedikleri şeyler hakkında kulaktan duyma bilgilerle uzman rolüne bürünmektir, sorgulamamak. Sorgulamamak, dinlediklerini, gördüklerini, bilimsel düşünme süzgecinden geçirmemektir. Gözlerini yummaktır, sana söyleneni düşünmeden yapmaktır. Öğrenim gördüğümüz okullarda gerçek hayata hazırlanmayız ancak öyle sanırız. Kurallara uymayı öğreniriz. Sessiz ol sana anlatılanı sorgulamadan öğren ve yüksek not al. Sistemi sorgularsak cezalandırılacağımızı duyarız. Gerçek hayata atılınca ise, sessiz ol sana söyleneni olduğu gibi yap ve maaş al. Denemeye bile korkarız. Ya cezalandırılırsak... Ya dışlanırsak... Ama farklı bir seçeneğimiz var. Girişimci olmak. Alışılmışın dışında bir hayat yaşamak. Bolluk içinde... Refah dolu...

Öğrenerek Daha Fazla Tatmin Olun

Resim
Öğrenmek insanlığın diğer tüm hayvanlardan farklı olan en önemli özelliği. Öğrenebildiğimiz için aynı noktada kalmıyoruz ve gelişiyoruz. Bu yazıları da öğrenmek için okuyoruz. Peki nasıl öğreniyoruz ? Peki ya nasıl daha çok öğrenebiliriz ? Sonuçta öğrenmek ve bunun sonucunda gerçeklere ulaşmak veya yaklaşmak büyük bir tatmin sağlıyor. Bu hazzı nasıl daha çok artırabiliriz ? Hadi sizlerle birlikte bu hazzı artırmanın yollarına bakalım. Benim de uyguladığım bazı öneriler : Okuduğun dökümanlarda önemli gördüğün yerlerin altını çizme, kendi anlayışına göre not al. Öğrenmenin o kadar kolay olmadığının ve bazı durumlarda zor olduğunun farkında ol. Ek olarak dünyada çoğu değerli şeyi elde etmek zordur.  Bir hedefin, projenin üretim süresi esnasında çalışmamazlık etme. Yani yapman gerekeni zamanında yap. Son ana bırakma, sıkıştırma. Geribildirimlere açık ol. Unutma kendini tarafsız olarak değerlendiremezsin. Eğer değerlendirilmez isen ilerleyip ilerlemediğini kesin bir şekilde ö...

Sabırsızız

Resim
Anında sonuca varmak isteriz. Hayallerimiz hemen bugün gerçekleşmesini dileriz. Bugün olmayınca yarın da olmayacak hatta hiç olmayacak sanırız. Başarısız olmaktan nefret ederiz. Günlük başarısızlıklarımızın uzun vadede getirilerini düşünmeyiz. Unuturuz, hayatımızın bir süreç olduğunu sürecin sonunda sonuca vardığımızı. Aynı süreç hedeflerimiz ve hayallerimiz için de geçerli. Pekala niye hala bu kadar sabırsızız bugün sonuca ulaşmak için? Başarısız olmak zorundayız. Gün be gün... Aramızdan sadece çok küçük bir azınlık başarılı olacak. Başarılı olacaklarımız, diğerlerinden üstün yetenekleri sahip değiller. Yaptıkları iki farklı şey var. Birincisi, günlük başarısızlıklardan ders alıp ilerlemek... İkincisi, uzun vadeli başarıya odaklanmak... Hala sabırsız mıyız? Bir de bitirmeden, Eğer sonuca değil de süreçten zevk almaya odaklanırsak, günün sonunda istediğimiz yerlere gelecegiz.

Uzmanlık

Resim
Birçok konuya ilgi duyabilirsiniz, birçok hobiniz olabilir fakat bir alanda uzman olmalısınız. Uzmanlık, diğer bir ismi ile ustalık, size kullanım kılavuzunun ya da aldığınız eğitimin dışında farklı bir bakış açısı kazandırır. En can alıcı noktada diğerleri sessizliğini korurken olağan dışı bir performans sergileyip sorunu çözmenizi sağlar. İşte bu sizi vazgeçilmez yapar. Ustalık emek ister. Konu ne olursa olsun. Bu yolda Uzmanlığınızı elde etme yolunda 3 aşamadan geçeceksiniz. Bu aşamalar çıraklık kalfalık ve ustalık... Çıraklık... Birçok kaynaktan öğrenebileceğiniz kadar fazla bilgi öğrenmeye çalışmalısınız. İlgili olduğunuz konuya dair farklı bütün bakış açılarını gözlemlemelisiniz. Kalfalık... Bu aşamaya geldiğinizde ilgilendiğiniz konu ile genel kapsamli bilginiz olacaktır ve öğrendiklerinizi kullanmaya başlayacaksınız. Bir sonraki aşamaya geçmeniz tamamen öğrendiğiniz bilgileri ne kadar fazla uyguladığınızla ilişkili. Bu aşamanın kilit taşını pratik yapmak oluşturuyor...

Sen Bir Sanatçı Mısın?

Resim
Sanatçı olmak çoğumuza yabancı geliyor, bazıları yadırgıyor, bazıları sanatçı olmayı kendileri için imkansız görüyor. Unuttuk. Hepimiz birer sanatçıydık. 3 yaşında ressamdık. 5 yaşında şarkıcıydık. Daha önemlisi hepimiz özgündük. Okullara gittik. Endüstriyel bir eğitim aldık. Görüşümüz daraldı. Yanlış yapınca yadırgandık. Sanki yanlış yapmak kötü bir şeymiş gibi... Öğrendik ama sadece yanlış yapmamamız gerektiğini... Eleştirilmekten korktuk. Üretmekten vazgeçtik. Yeteneklerimiz göz ardı edildi. Fabrika çıkışlı bireyler olmaya zorlandık. Çoğumuz oldu da... Sanatçı olmak nedir tanımını öğrenemedik. İnsanlara sanatçı olmalısın dediğimde yabancı bakışlarla karşılaşıyorum. Sanatçı olmak demek toplumun bize dayattığı gibi sadece ressam ya da besteci olmayı gerektirmiyor. Aklından çıkarma. Doğuştan sanatçı olunmuyor. Yaptığın sanat seni sanatçı kılıyor. Eğer sevdiğin işi yapıyorsan, sen bir sanatçısındır. İşini yaparken cesur kararlar alabiliyorsan, sanatçısındır. Yanlış yapmak...

İkarus Yanılgısı

Resim
İkarus, yunan mitolojisinde bir karakterdir. Girit’te Kral Minos, İkarus ve babasını bir kuleye hapsetmiştir. Baba-oğul kaçış planı yaparlar. İkarus’un babası Daidalos (Deadalus) usta bir zanaatkardır. Kendisi ve oğlu için birer çift kanat tasarlar. Kuşların pencerelerinin önüne bıraktığı tüylerden yaptığı kanatları balmumuyla sırtlarına bağlarlar ve uçarak hapsedildikleri kuleden kaçarlar. Daidalos, oğlu İkarus’u çok yükselerek güneşe fazla yakın uçmaması için uyarır. Uçmanın tadını alan İkarus babasının öğüdünü dinlemeyerek yükseklere çıkar, balmumu erir, kanatlar çözülür ve Samos adasının güneyinde yer alan, bugün “İkarus Denizi” olarak adlandırılan bölgeye düşerek hayatını kaybeder. İkarus yanılgısına gelecek olursak, İkarus uçma yeteneğine kaptırdığı için sınırları zorlamış ve bedelini hayatı ile ödemiştir. Günümüzde de geçici değerlere (makam, para, güzellik) tutunarak gereğinden fazla ve bulunduğu konumu özümseyemeden hızlı yükselenler için de benzer bir son olabile...

Çekim Yasası

Resim
Aklınızda 2 soru var. Bir yasa nedir ? İki yer çekimi mi ? Hadi sizlerle birlikte bu soruların cevabını arayalım.  Yasaya bu konuyu anlatırken hukuki yönden değil de doğa yasası olarak bakmak daha doğru olacaktır. Elbette yer çekimi değil :) Çekim yasası çoğunlukla psikolojik bir konudur. Fakat bilinçaltının evrimleşmesi ve etkilerini göz önüne alınca, çekim yasası işleyen bir metod veya bir olgudur. Çekim yasası istediğin şeyleri elde etmek üzerine kendini zorlamak, gereğince çalışmak ve amacın her ne ise onu kendine yaptırmak ve şartları kolaylaştırmak için bilinçaltımızı kontrol etmemizdir. Ek olarak bilinçaltının çalışmasını, mantığını öğrenmeniz faydalı olacaktır. Video sevmiyorum yazı yok mu ? Gelin benim deneyimlediğim, bulunduğum çıkarımlara dönelim. Diğer yazılarım gibi. -Ne düşünüyorsan o gerçekleşiyor.(Nasıl olduğunu anlamak için yukarıdaki bilinçaltını gücü ile ilgili yerlere gidin) -Sadece kendin hakkında değil başkaları hakkında da düşündüklerin...

Bilinçaltının Gücü

Resim
Bilinçli olarak aldığımız kararların sadece yüzde 5’ini kontrol edebiliriz. Geriye kalan büyük bölüm bilinçaltımızın kontrolündedir. Bilinç tıpkı bir süzgeç görevi görür. Bizim ona ilettiğimiz fikirleri ve düşünceleri süzerek bilinçaltına iletir. Bilinçaltına ulaşan fikirler, bilinçaltı tarafından işlenir ve günlük hayatımızda aldığımız kararları belirler. Bilinçaltına farkında olmadan da bazı fikirler, düşünceler ilettiğimiz de olur. Bu durum kendi kendine telkin yöntemiyle gerçekleşir. Her ne kadar farkında olmasak da kendi kendine telkin metodunu gün içinde kullanırız. Örneğin, sabah okula ya da eve gitmek için otobüsü kaçırdık, tam o sırada yağmur başladı ve ıslandık, sonrasında olumsuz düşündük ve yine mi berbat bir gün dedik. İşe ya da okula gittiğimiz de patronumuz ya da öğretmenimiz tarafından azarlandık. Sonucunda ardı arkası kesilmeyen bir kötü durumlar serisi peşimizi bırakmadı. Peki niye tüm bu kötü durumlar bizim peşimizdeydi ve yakamızı bırakmadı? Cevap oldu...

Elon Musk

Resim
Elon Musk'ı tanıyorsunuzdur. SpaceX, Tesla, SolarCity, PayPal, zip2 gibi işlere imza atmış başarılı girişimci. Ya da kendisini Türkiye'ye geldiği sırada yaptığı Anıtkabir ziyaretinden ve kendi instagram profilinde Atatürk paylaşımlarından tanıyorsunuz. Bu adamın hayatını anlatan bir kitap var. "Elon Mus Tesla SpaceX ve Muhteşem Geleceğin Peşinde" Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim, çünkü kitap faydalanabileceğiniz ve size ilham kaynağı olabilecek kesitler barındırıyor. Gelin şimdi sizlerle, beni etkileyen bazı kesitleri görelim. - Eski eşinin (hangisiydi bilmiyorum :/ ) dediğine göre Elon Musk; hayal kurduğu, düşündüğü veya çalıştığı zaman "şu an roketlerle ilgili bir şey düşünüyorum" yüz ifadesine bürünüyor ve dünyadan koparcasına kimseyi duymuyor ve görmüyor. - Eski eşi: "Bana çalışanınmışım gibi davranmayı kes!"   Elon: "Çalışanım olsaydın seni kovardım!"   Tugay: Bu diyalogdan çıkardığım sonuç; hedefin doğrultusunda çevreni...

Farkındalığın 4 Temel Kuralı

Resim
Sandığımızın aksine başarıyı ve zenginliği sadece çok çalışmak getirmiyor. Eğer bu böyle olsaydı dünyanın en başarılı ve zengin kişileri inşaat işçileri olurdu. Elde ettiğimiz sonuçlar, bizim ne kadar değer yarattığımız ile ilişkili. Farkındalık, başarıyı getiren en önemli değerdir. Farkındalığın 4 temel Kuralını inceleyelim. Düzen (Organization) Bu temel başarının yüzde 25'ini oluşturmakta ve olmazsa olmazlarından. Eğer düzen olmazsa ise çok çalışmak sadece karışıklığın içinde çabalamaya eşit olacaktır. Düzenli olmak gözünüzü korkutmasın günlük olarak planlamalarınızı yapmanız yeterli olacaktır. Gelecek yazılarımdan birinde düzeni sağlamak için her gün kullandığım 10-10 kuralını öğreneceksiniz. Sıkı Çalışma (Diligence) Bildiğimiz üzere başarıyı sıkı çalışmanın getirdiğini düşünüyoruz. Çok da yanılmıyoruz aslında. Yanıldığımız konu bunu bilmemize rağmen harekete geçmememiz. Başarının diğer temelleri ne kadar sağlam olsa da sıkı çalışmıyor isek başarı bize çok uza...

Milyonerlerin 7 Sırrı

Resim
Herkes milyoner olmak ister. Pek çoğumuz da hayalini kurmuştur, bir bölümümüz bunu hedef haline getirip çalışıyordur ve çok azımız milyonerdir. Peki neden milyoner oranı bu kadar düşük ? Nedenini düşündünüz mü ? Ne farkları var bizden diye düşünüyorsunuz. Bu yazıyı buraya kadar bile okuyorsan okumayanlardan daha ileridesin. İşte farklar buradan bile başlayabiliyor. Şimdi 7 sırrı görelim. Sizlerle beraber üzerinde düşünüp, uygulayıp hayatlarımızı değiştirelim. Büyük hayaller kur. Kurduğun hayalleri hedef haline getir. Hayallerini detaylandır. Neler yapman gerekiyor ? Önceliklerini belirle. Harekete geç! Hayallerini için asla ara verme!

Seçimlerimiz ve Biz

Resim
"Hayallerin, hedeflerin neler, nelere sahip olmak istiyorsun" sorusunu kime yöneltsem hepimiz bu soruya benzer yanıtlar veriyoruz. Kaliteli bir yaşam, mutluluk, refah, sağlık ve bu böyle gidiyor. Çoğunluğun hedefi bunlar olmasına rağmen durumu sağlık açısından ele alınca sağlıklı beslenme ve spor bizi hedefimize götürüyor fakat kaç kişi bu yolda fedakarlık yapıyor.  Mutluluğa bakalım bir de. Hayata bakış açımız, bardağın dolu ya da boş tarafına bakmak, günlük rutinlerimiz, işimiz, arkadaşlarımız ve çevremiz mutluluğumuzu doğrudan etkiliyor. Hepimiz mutlu olmak istiyor. Mutluluğumuzu etkileyen faktörleri bilmemize rağmen kaçımız bunlar değişikliğe gidiyor. Mutluluğun bedeli bir noktada değişiklik. Değişmeye, değişiklik yapmaya niye direnç gösteriyoruz, oysa yapmamız gereken değişimi kucaklamak . Eğer şu andaki durumundan memnun değilsen durumu etkileyen faktörleri değiştirmelisin. Arkadaşların, çevren seni aşağıya mı çekiyor? Değiştir. Seni yukarı çeken kişilerle a...

Pazarlamanın 22 Kuralı

Resim
Pazarlamada her şey algı yönetimi ile alakalı. Pazarlama, bir algı savaşıdır. Gelin sizlerle pazarlamanın 22 değişmez kuralını tanıyalım. 1 Liderlik Kuralı: İlk olmak üstün olmaktan daha iyidir. Ay'a ilk ayak basan kim ? Peki ikincisi ? 2 Kategori Kuralı: Bir kategoride ilk değilsen yeni bir kategori aç. - Atlas okyanusunu geçen ilk "kadın" pilot ? - İlk "mini" bilgisayarı kim yaptı ? Yeni bir ürün çıkartırken cevaplamanız gereken soru " Bu ürün rakip üründen iyi mi ?" değil neyin öncüsüyüz ?  olmalı. 3 Zihin Kuralı: Zihinlere ilk giren olmak piyasada ilk olmaktan daha iyidir. İnsanların fikirlerini değiştirmeye çalışmak sandığımızdan daha zor. 4 Algı Kuralı: Pazarlama ürünlerin değil, algıların savaşıdır. Amerika'da Japon arabalarının konumlandırma ile Amerikan arabalarından daha çok tutulması bu kuralı ispatlar. Harley Davidson araba üretse alınır mıydı? 5 Odak Kuralı: Sana bir kelime söyleyeceğim ve hızlıca o kelime ile ilg...

Mutluluk Algısı

Resim
Birçoğumuz sevmedikleri işlere gidip, hoşlanmadıkları kişilerle zamanlarını geçiriyor ve nasıl daha fazla mutlu olabilirim, olurum sorusunun cevabını arıyor. Bir şeyi gözden kaçırıyoruz fakat bunu açıklamadan önce gelin evrenin işleyişine bakalım. Sonuçların yüzde 80'i sebeplerin yüzde 20'sinden kaynaklanıyor ve aynı şekilde sonuçların yüzde 20'si geriye kalan sebeplerin yüzde 80'inden kaynaklanıyor.  Bu durumu mutluluk üzerinden incelersek insanların 2/3'ü  bu kurala uyuyor ve mutluluklarının yüzde 80'inden fazlasını zamanlarının yüzde 20'sinden daha az bir dilim oluşturuyor. Öncelikle mutlu ve mutsuz olduğumuz anlarda neler yaptığımızı belirlemeliyiz. Mutlu olmadığımız yüzde 80'lik zamanları bir kenara atıp mutluyken yaptığımız şeyleri hayatımıza daha fazla katmalıyız. Sevmediğiniz işinizden ayrılabilirsiniz, hoşlanmadığınız kişilerle vaktinizi harcamak zorunda değilsiniz. Sevdiğiniz şeyleri yapabilir, hobilerinizde uzmanlaşıp bunu ...

Küçük Hedefler Büyük Başarıları Getirir

Resim
Kendime her zaman kısa vadeli hedefler koyarım. Bu hedefler günlük, haftalık, aylık olabilir. Bunun sebebi insan, hedeflerine ulaştıkça, başarılı oldukça vücudu dopamin salgılar, bu hormon sizi daha özgüvenli, daha cesur, daha mutlu yapar. Küçük hedefler, büyük başarıları getirir. Küçük hedeflere kısa vadede ulaşabileceğiniz için vücudunuz dopamin salgısı artan bir grafik izler ve bir sonraki başarı yakındır. Kendinize büyük hedefler belirleyip uzun vadede başarılı olamamaktan ise, küçük hedefler koyup kısa vadede başarılı olmayı tercih edin. Bir başarı diğer bir başarıyı doğuracaktır.

Zaman Devrimi

Resim
İster çok yoğun olun ister aylak, neredeyse herkesin zaman devrimine ihtiyacı vardır. Zaman yönetimini ve zaman devrimini tecrübe etmiş biri olarak, daha mutlu ve daha başarılı olmak için olmazım olan şey zaman devrimidir. Zaman yönetimi, zamanınızın kısıtlı olduğunu vurgular ve bu kısıtla zaman içinde birçok şey yapmanız gerektiğini söyler size. Oysaki bizim zamanımızın %20'si ile yaptığımız şeyler, sonuçlarımızın %80'ini oluşturmaktadır. Başarılı olmak için ayırdığımız zamanın %20'si başarımızın %80'ini oluşturmaktadır ve aynı durum mutluluk için de geçerlidir. Sonuçların yüzde 80'i sebeplerin yüzde 20'sinden kaynaklanır. O yüzde 20'yi bulun ve hayatınız sonuna kadar değişssin. Zaman devrimi, zaman yönetiminin aksine gün içinde yapmamız gereken bize dayatılan veya bizim kendimize dayattığımız şeylerin yüzde 100'ünü gerçekleştirmeye çalışmamızı söylemez. Zaman devrimi, bize başarımızın, mutluluğumuzun yüzde 80'ine yolan açan zamanın yüzde ...

Vizyon ve Hedef

Resim
Çoğumuz karıştirir vizyonu ve hedefi. 1.000.000 TL kazanmak isteriz. Kim istemez ki. Bu istek, bir hedef mi oluyor yoksa bir vizyon mu? Hedefler kısa vadeli olur ve belirli bir süre içinde ulaşılmak için konur. Vizyon senin dünyaya nasıl baktığındır. Paranın, mutluluğun veya başarının sınırını nasıl algıladığındır. 1 milyon TL'ye geri dönecek olursak, bunu istemek ne hedef ne de vizyon oluyor. Çevremizdeki çok az insan ciddi anlamda 1 milyon kazanmak istiyor. Buradaki sıkıntı kıtlık zihniyeti içinde olmak, elindekiyle yetinmeyi bilmek, yaşadığın hayattan daha farklı bir hayat düşünememektir. 1 milyon veya fazlasını kazanmak istiyorsan senin adına sevindim ve şimdi sana birkaç soru soracağım. Daha önce 500 bin kazandın mı ya da 100 bin hatta 10 bin kazandın mı? Cevabın hayır ise bu sorulardan herhangi birine, 1 milyon senin için ne bir hedef ne de bir vizyondur. 1 milyon kazanmadan 1 milyarı hedefliyorsam oldukça yanılmış olurum. Merdivenleri adım adım çıkmalısın. Eğer 1...
© 2018, Kendinizi Ödüllendirin

İçeriklerin Tüm Hakları Saklıdır. İzin Alınmadan Kullanılamaz.